Cilt Kanseri Bilinçlendirme Ayı kapsamında bir açıklama yapan Rekonstrüktif ve Estetik Plastik Cerrahi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Akdeniz Bölgesi illerinde yaşamaktadır. Cilt kanserinde en önemli faktörün güneş ışığına maruz kalmak olduğunu belirten Prof. Dr. Kesiktaş, şöyle konuştu: “Cilt kanserinde genetik faktörler de var ama bunlar vakaların küçük bir kısmı. Özellikle çok güneş alan Akdeniz bölgesinde bu vakalar her 10-15 yılda bir 2-3 kat artıyor. Ölümcül melanom denilen bir tür var. Son yıllarda bunu çok daha fazla görmeye başladık. Dünyadaki ozon tabakasının bozulması nedeniyle güneş ışığı yeryüzüne çok daha fazla ve bazı bölgelerde ulaşıyor. Bizim gibi çok güneş alan bu durum cilt kanserine yakalanma riskini artırıyor” dedi.
GÜNEŞ IŞINLARI YÜZDE 90'I ETKİLİYOR
Vakaların yüzde 90'ının güneş ışığından kaynaklandığını vurgulayan Prof. Bu yaralar cilt kanseri değilse iki üç hafta içinde iyileşir. Vücudumuzun güneşe maruz kalan kısmında oluşan yara iyileşmez; “Kanlı odaklar varsa ve yaraya benziyorsa mutlaka bir cilt kanseri uzmanına başvurmanız gerekir” dedi.
AÇIK CİLTLİ OLMAK BİR RİSK FAKTÖRÜDÜR
Açık tenli olmanın bu kanser türü için risk faktörü olduğunu vurgulayan Prof. Adana gibi güneşin bol olduğu yerlerde saat 10:00 ile 10:00 arasında güneşe maruz kalıyoruz. Öğleden sonra 3 ile 15:00 arasında güneşten mümkün olduğunca korunmak önemli. bu nedenle şemsiye, şapka veya güneş kremi kullanın” dedi.
GÖZLERİ VE BEYNİ TEHDİT EDİYOR
Tüm kanserlerde olduğu gibi cilt kanserinde de tedavi şansını artırmanın temel prensibinin erken teşhis olduğunu vurgulayan Prof. Kesiktaş, “Teşhisini gözlemleyerek, özel cihazlarla inceleyerek ya da küçük bir parçasını alarak koyuyoruz. Tedavisi genellikle cerrahi olarak oluyor, o yaranın, yani kanserin alınması gerekiyor. Daha sonra hastanın takip edilmesi gerekiyor. Uzun bir süre boyunca kanser ne kadar küçükse, örneğin çapı bir ya da iki santimetreden küçükse, görme kaybı ya da ölüm gibi hayati organlara ilerleyebiliyor. Bu nedenle cilt kanserinde erken teşhis son derece önemli.” dedi.