Ensar Vakfı Muğla Şubesi eski başkanı Prof., Karaman'da 45 çocuğun cinsel istismara uğradığı skandalıyla gündeme geldi. Dr. Osman Raşit Işık'ın Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Eğitim Fakültesi dekanı olarak atanmasına tepkiler devam ediyor. Türkiye Komünist Gençliği, Eğitim Fakültesi'nde eylem düzenledi. Öğrenciler, müdürün odasına “Mezhepçi müdür istemiyoruz”, “Bilimsel eğitimden vazgeçmeyeceğiz”, “Ensaristlerden vazgeçin, üniversiteler bizim” yazılı kağıtlar astı ve sık sık “Mezhepçi müdür istemiyoruz” gibi sloganlar attı. şeriata, faşizme ve karanlığa geçiş” ve “Boyun eğme, vatanı koru”.
“IŞIK’IN EĞİTMEN YETİŞTİRME LİSANSI YOK”
Fakülte kantininde yapılan basın açıklamasında Karaman skandalı hatırlatılarak şöyle denildi: “Osman Raşit Işık'ın eğitimci yetiştirecek vasıfları yok. Bu alanda hiçbir liyakatinin olmadığı doğru olsa da sorun sadece liyakat meselesi değil. Tam tersine bu atamayı yapanlar açısından son derece tutarlıdır. Osman Raşit Işık, ülkeyi karanlığa mahkum etmekle görevlendirilmiş bir gericidir. Sorun göründüğünden daha derin. Üniversitemizde çekincesiz olarak atanan ve tarikatlarla bağlantısı açık olan vakfın eski müdürü Osman Raşit Işık, sermaye sınıfının egemen olduğu bir piramit şemasının sonucudur. “Zincirin tek halkasına takılıp kalmadan, zincirin tüm halkalarını kırmanın yollarını arayacağız” denildi.
“KARANLIĞA GEÇİŞ VERMEYECEĞİZ”
Osman Raşit Işık'ın rektörlüğün tavsiyesi üzerine YÖK tarafından atandığı açıklamada, “Müşavirleri kimlerin tavsiye ettiğini, tavsiyecilerin önünü kimin açtığını çok iyi biliyoruz. Bu talihsizliğin yaratıcısı, gerici ülke ve eğitimin sorumluluğunu doğrudan üstlenen siyasi iktidar olsa da, yaratıcısı, gericilerden çıkarı olan kapitalist sınıfın kendisidir. Siyasi iktidarın amacı laikliğe ve cumhuriyete düşman nesiller yetiştirmek; İnsanları açlığa ve yoksulluğa mahkûm eden, kapitalist sınıfın ihtiyaçlarını karşılayan bir toplum yaratmaktır. Kapitalist sınıfın işbirlikçisi AKP iktidarının üniversitelerimizde hayatın her alanına yaymaya çalıştığı karanlığa izin vermeyeceğiz. “Üniversiteye bilim üretmek için gelen, laiklikten vazgeçmeyen, ülkenin aydınlık bir geleceği için mücadele eden öğrenciler olarak, vakıf adı altında gerici yapılarda çalışmış kişilerin adaylığını reddediyoruz. Kampüslerimize suiistimal ve açık tarikat bağlantıları.”
“Bağnazların Yönlerine Sahip Olanları UNUTMAYACAĞIZ”
Laik ve bilimsel eğitimden yana eğitimci istediklerini belirten öğrenciler, şunları kaydetti: “Biz üniversitelerimize 'ziyaretçi' sıfatıyla gelen siyasetçilerin ya da üniversiteden dönen patronların yanında yer alan rektörler, müdürler ya da akademisyenler değiliz. 'Seminer'in başlığı; Bilimin ve aydınlanmanın önünü açan, biz öğrencilerin insanca yaşama hakkını savunan, laik ve bilimsel eğitimden yana olan eğitimcileri Türkiye Komünist Gençliği gibi unutmayacağız. Üniversitelerimizde gericilerle mücadele ederken yobazların iplerini elinde tutanlar, “Adil ve parasız bilimsel eğitimin bir kamu hizmeti olarak tanınacağı, yobazlardan kurtulacağımız, aydın bir Türkiye yaratana kadar mücadelemize devam edeceğiz.” ” dedi.